Her genç kesime ‘ergen’ diye seslendiğimiz, en ufak sesini yükseltene ‘ergen gibi davranıyorsun’ diye çıkıştığımız, en çok ebeveynlerin yakındığı ve toplumumuzda etiketlediğimiz bu ‘ergenlik’ sadece bunlardan mı ibarettir gerçekten? Çoğumuzun hafife aldığı ama yaşaması buhranlı geçen bu süreç, kişinin fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak görünür değişimler yaşadığı bireyleşme yolundaki süreçtir. Çocukluktan yetişkinliğe uzanan bu ara süreç, kişinin kendini bulmaya çalışıp anlamlandırmak için çabaladığı geçiş dönemidir de diyebiliriz. Bireyselleşme ve gerçek kimliğini bulmaya çalışan kişi bu süreçte çeşitli zorluklar yaşayabilir. Ergenlik sürecinin doğası bu değişimleri, çatışmaları, zor uzlaşmaları kapsar. Kişinin kendisiyle ve sosyal çevresiyle olan ilişkilerini yeniden şekillendirmesi sürece ve bu kimlik arayışına yön verir. Biz yetişkin ya da ebeveynler ergenlik çağındaki kişiden yetişkin olmasını ya da çocuk kalmaya devam etmesini beklemek gibi çeşitli sorumluluklar yüklemek bu süreci daha zorlu yapabilir. Bu yüzden bu süreçte psikolojik destek almak, kişi ve ebeveynin hem bireysel olarak hem de arasındaki bağ bakımından daha sağlıklı bir yol izlemesini sağlar. Uzman desteği almak önemlidir çünkü ‘ergenlik dönemi’ diye adlandırdığımız zaman dilimi kişinin kimlik arayış durumunda sağlıklı gelişim göstermesi ve yetişkinlik hallerindeki kalıcı ruh sağlığı açısından oldukça kritik bir rol oynar. Hadi gelin herhangi bir ergen ya da ergenlik sürecindeki çocuğumuzla değil de ilk başta kendi ergenlik dönemimizle empati kurup öncelikle kendimizi ve geçtiğimiz yolu anlayalım.
Ergenlik Ne Zaman Başlar?
Ergenliğin başlangıç yaşı kişiden kişiye göre değişiklik gösterilebilir. Genetik faktörler, çevre ve büyüme çağındaki ortamlar, beslenme alışkanlıkları gibi çevresel koşullardan etkilenebilir ama genelde;
•Kızlarda 9-13 yaş arasında başlar.
•Erkeklerde 10-14 yaş arasında başlar.
Kültür, toplumsal durum ve koşullar dahi bu başlangıçları ve süreçleri etkileyebilir.
Ergenlik Döneminde Yaşanan Zorluklar Nelerdir?
Ergenlik, fiziksel olarak herkeste aynı olmadığı gibi duygusal anlamda da bireyden bireye farklılık gözlemlediğimiz bir süreçtir ve çeşitli zorlukların yaşanması muhtemeldir.
•Kimlik Arayışı: ‘’Ben kimim?’’, ‘’Kime ve nereye aitim?’’ gibi sorular bu sürecin mihenk taşlarıdır çünkü kişi kendini bulmaya çalışırken en çok kendine ve kim olmak istediğine rastlamak ister. Kişinin kendini bulması, kendine uygun bir kimlikle kendini kabul etmesi bu sorgulamaları beraberinde getirir. Bu kafa karışıklığı ergenimize bir süre eşlik edecektir. :)
•Aile, Arkadaş ve Sosyal İlişkiler: Ergenlik sürecindeki birey çeşitli sosyal ilişkilerini zihninde ve hislerinde yeniden konumlandırmaya çalışacaktır. Uyum sağlayamadığı ve bu konuda kabul görülmeye ihtiyaç duyduğu tepkilerini görmek mümkündür.
•Gelecek Kaygısı: Okuldaki tempo ve akademik baskıların var olduğu düzende kendine yer bulmakta zorlanan ergen birey, olumsuz ve sorgulayıcı hislerin verdiği yetkiyle gelecek kaygısına kapılabilir dolayısıyla okul ve danışmanlık merkezlerindeki uzmanların bu sürece eşlik etmesi önemlidir.
•Duygusal Dalgalanmalar: Kimlik arayışındaki sorgulamaların, hormonal değişimlerin, sosyal çevre ve baskının, sosyal medyanın ve gerçekliğin etkisiyle ergenlerde ani duygusal dalgalanmalar görmemiz mümkündür. Öfke ve sinirlilik hali, kaygı ya da stres gibi duygusal iniş çıkışlar yaşanması oldukça normal ve muhtemeldir.
Psikolojik Desteğin Ergenler Üzerinde Etkisi Nasıldır ve Psikolojik Destek Neden Önemlidir?
Bireyleşme hissine daha fazla maruz kalan ergenlere, kimlik arayışındaki duygusal ve sosyal dengeyi sağlamaları adına psikolojik destek almaları önerilir. Ebeveynleriyle ve kendisiyle sık çatışacağı bu dönemde uzman desteği süreci daha dengeli yönetmelerine yardımcı olacaktır. Psikolojik destek almak her yaş grubunda olduğu gibi ergenlik sürecinde de pozitif bir anlam taşır. Bu desteğin faydaları şu şekilde sıralanabilir:
1. Kimlik Oluşumuna Katkı Sağlar
Kendini arama ve bulma yolculuğunda olan birey uzman desteğiyle bu süreci daha da somutlaştırır. Kendini keşfetmesi, ilgi alanlarını ve güçlü/zayıf yönlerini fark etmesine yardımcı olur. Böylece kimlik arayışındaki benlik algısı, kendine dürüst bir şekilde gelişmeye devam eder.
2. Sosyal İlişkileri Güçlendirir
Ergenlik sürecinde yaşadıkları duygusal dalgalanmalardan kaynaklı olarak çevre bilinci yerini ‘’sadece ben’’ bilincine sürükleyebilir. Çevreye duyarsızlaşması ve benmerkezci tavrı istemediğimiz bir durumdur. Psikolojik destek alması ergen bireye empati kurmasını, çevresine sınırlar koyabilmesini ve sağlıklı ilişkiler kurabilmesini sağlar.
3. Kriz Yönetimini Öğreterek Duygusal Dayanıklılığı Arttırır
Olumsuz ya da çoşkun duyguların aktif olduğu bu dönemde ergen birey duygularına yön verme konusunda zorlanabilir. Sosyal ilişkilerini zedelediği kadar kişinin kendisiyle olan ilişkisinde de güvensizlikler meydana getirebilir. Kriz anındaki tepki ve davranışları, ortam ve hislerine göre şekillenen duygular bu süreçte anlaşılırken soyut gelebilir. Uzman desteği bu kriz anlarıyla baş edebilmesini öğretirken, duygu ve hislerini da tanımlamasına yardımcı olarak duygusal dayanıklılığı arttırır.
4. Akademik Başarıya Katkı Sağlar
Ergen birey, kendisi ve çevresiyle yaşadığı çatışmaların yanı sıra geleceğin verdiği belirsizlikle kendini kaygılı ve stresli hissediyor olabilir. Kaygı yönetimi ve zaman planlaması gibi konularda uzman desteği almak ya da okuldaki ilgili birimlerle iletişimde olmak ergenlerin bu süreçteki yükünü hafifletecektir.
5. Aile İçi İletişimi İyileştirir
Aile ve ebeveynler ‘’ben yaparım’’, ‘’bana karışmayın’’, ‘’beni anlamıyorsunuz’’ gibi çeşitli isyanlar içeren cümleleri ergenlik sürecindeki çocuk ve yakınlarından sıklıkla duyabilir. Sürekli alttan almak, sınırlar koyması konusunda ergen bireyi yanlış yönlendirebilir ya da aşırı tepkilerle ergen bireyin duygu durumunu göz ardı edebilir. Bu durumda yalnızca ergenlerin değil, ebeveynlerin de bu psikolojik destek süreçlerine dahil olmasını bekleriz. Böylelikle aile bireyleri birbirini daha iyi anlayıp daha şeffaf yaklaşımlar gösterebilir. Peki sadece bununla mı sınırlı?
Ergenlik Döneminde Ailelerin ve Okulların Rolü Nedir?
Okulların ergenlik sürecindeki rolü en az aile kadar önemlidir. Neden mi? Çünkü ergenlik sürecinden geçen çocukların neredeyse hepsi çeşitli eğitimler adına okullarda, akranlarıyla ya da öğretmenleriyle ailesinden daha fazla zaman geçirmek durumunda olabiliyor. Haliyle ergenlik döneminde psikolojik destek yalnızca uzmanlardan, psikologlardan değil; aile ve okuldan da gelir, gelmelidir. Ailelerin ergen bireyleri olduğu gibi kabul etmeleri konusunda çabalarını görmeyi ve çocuklarına yargılardan uzak bir şekilde bunu göstermelerini öneririz. Çünkü ergen bireyin yargısızca dinlenmesi, anlaşılabilir hissetmesini sağlayacak ve ailesine de kendisine de daha şeffaf olmasına yardım edecektir. Aynı zamanda psikolojik desteğe erişemeyen gençler ve ebeveynler, okuldaki rehberlik hizmetlerinden yardım alabilmelidir. Okulun bu konuda gerekli çalışmalar yapabilmesi, ergenleri bu süreç hakkında bilgilendirmesi bu dönemi pozitif yönde destekleyecektir.
Kısacası ergenlik bireyin kendini tanımaya çalıştığı kritik bir yoldur. Bu yoldaki destek ve kişinin kendi çabası süreci çiçeklendirecektir. :)
İzmir Genç Yetişkin Danışmanlığı
Siz de ergenlik süreciniz hakkında zorluk yaşıyorsanız ya da bir ergen ebeveyni iseniz, (İzmir Karşıyaka Psikolog) Altuğ Psikoloji'nin online terapi hizmetinden faydalanabilir veya İzmir Karşıyaka'da bir Uzman Psikolog veya İzmir Karşıyaka'da Uzman Ergen Psikoloğu arıyorsanız sizleri İzmir Karşıyaka Alaybey’de bulunan Altuğ Psikoloji, Psikoloji ve Danışmanlık Merkezi’ne bekliyoruz. Burada uzmanlarımızla tanışabilir veya iletişim numaramız üzerinden terapiye başlamak için ücretsiz tanışma görüşmesi talep edebilirsiniz.
Sağlıcakla ve huzurla kalın. Özel ve değerlisiniz.
Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğrencisi
Sena Nur Avcı
Comments