Günlük hayatımızda, çoğumuz utanç, vicdan azabı gibi kabul etmekte zorlandığımız duygularla karşılaşırız. Her ne kadar zorlansak da bu duygu ve durumlar yaşamımızın bir parçasıdır. Çoğu zaman bilinçli olarak değil otomatik olarak bu duygularla başa çıkabilmek için savunma mekanizmalarını kullanırız. Örneğin kalabalık bir topluluk içerisinde yere düştüğümüzde hiç kimsenin bizi görmediğine kendimizi inandırabilir ve utanç duygumuzu hafifletebiliriz. Savunma mekanizmalarının etkin bir şekilde kullanılması o anki duygu durumumuz açısından iyi gibi gözükse de aşırı kullanımı uzun vadede olumsuz etkisini gösterebilir. Bu yazıda, sizler için savunma mekanizmalarını derinlemesine inceleyeceğiz. Keyifli okumalar dileriz!
Savunma Mekanizması Nedir?
Savunma mekanizması, bireyin bilinçaltından gelen rahatsız edici duygu ve düşünceleri bilinçsizce uyguladığı baş etme yöntemidir. Kişinin bu istenmeyen duygularla başa çıkabilmek için kullandığı stratejilere ise 'savunma mekanizmaları' denir. Bu kavram ilk olarak Sigmund Freud tarafından ortaya atılmış ve kızı Anna Freud da çalışmalarının devamını getirmiştir.
Savunma Mekanizmaları Nelerdir?
Bastırma: Bireyin kabul etmekte zorlandığı duygu ve düşünceleri bastırmasıdır. Freud'a göre en yaygın ve önemli mekanizmadır. Başa çıkamadığımız, kabullenmekte zorlandığımız durumu bilincimizden uzaklaştırır ve hiç yaşanmamış gibi unutabiliriz. Çoğunlukla travma olarak adlandırabileceğimiz durumlarda yaşarız.
İnkar: Kabul edilmesi zor gerçekleri reddetme durumudur. Bu mekanizma sık kullanıldığında gerçeklik algısıyla bağlantıyı koparabilir. Okulda cezaya kalan bir öğrencinin "Bunun yanlış olduğunu bilmiyordum." gibi ifadelerle kendini savunmaya geçmesi bu duruma örnek gösterilebilir.
Yer Değiştirme: Kişinin duygularını daha az tehdit edici nesneye ya da kişiye yöneltmesi durumudur. Örneğin iş yerinde patronu tarafından haksızlığa uğradığını düşünen bir adam iş ortamında bu öfkesini yansıtması uygun değil ise ev ortamında ailesine karşı ya da arkadaş ortamından birine karşı yansıtabilir.
Yansıtma: Bilinçaltında yaşadığımız düşünce, duygu ve dürtüleri başkasına yüklediğimiz mekanizmadır. Örneğin öfkeli ve anlayışsız davranışlar sergileyen kişi o an iş arkadaşının kendisine karşı anlayışsız ve sinirli davrandığını düşünebilir.
Karşıt Tepki Geliştirme: Bilinçaltımızda oluşan tehdit edici duygu, düşünce ve dürtülerden kaçmak için arzu ettiğimizin tersi davranışları abartılı olarak gösterme eğilimidir. Kişi arkadaşının başarısını içten içe kıskanıyorken tersine oldukça destekleyici davranabilmektedir.
Mantığa Bürüme: Bireyin yanlış, kabul edilemeyen duygu, düşünce ve dürtüyü akla yatması için bir takım bahanelerle haklı çıkarmaya çalışmadır. Sınavından düşük puan alan öğrencinin sınavın çok zor olduğunu ve çok yorgun olduğu için yeteri kadar çalışamadığını söylemesi örnek gösterilebilir.
Gerileme: İstenmeyen duygu, düşüncelere karşı bireyin eski gelişim dönemlerine geri dönme eğilimidir. Eski yıllarına ait gelişim dönemlerine giden birey o döneme ait olgun olmayan davranış örüntüsünü gerçekleştirebilir. Örneğin, birey istemediği durumla karşılaştığında karşısındaki kişiye uzun süre inatçı ve anlayışsız davranışlar sergileyebilmektedir.
Yüceltme: İşlevselliği en fazla olan ve bireyin verimliliğini arttıran savunma mekanizmasıdır. Bireyin kabul edilemeyen duygu ve düşüncelerini daha yararlı ve sosyal olarak kabul edilebilir eylemlere dönüştürmesidir. Örneğin kişi yoğun ve stresli bir dönemden geçiyorsa bu duygusunu yoğun bir koşu antrenmanı gerçekleştirerek hafifletebilir.
Savunma Mekanizmaları Günlük Hayatımızı Nasıl Etkiler?
Savunma mekanizmalarını günlük hayatımızda hepimiz kullanırız. O anki duygu durumumuzu rahatlatan, anlık motivasyon artışımızı sağlayan bu mekanizmalar kullanım sıklığına ve kullanılan mekanizmaya göre bizim için işlevselliğini kaybetmekte ve zararlı olabilmektedir. Bireyin mekanizmaları fazla kullanımı sorunun kökenini görmesini engelleyebilir, böylelikle gerçeklikten uzaklaşmasına yol açabilmektedir. Ayrıca kişinin günlük hayatta sosyal ilişkilerini de olumsuz etkileyebilir. Örneğin kişinin patronuna karşı duyduğu öfkeyi yer değiştirme mekanizmasıyla aile ortamına yansıtması aile içi ilişkilerini zedeleyebilmektedir.
Farkında olmadan uyguladığımız bu mekanizmaların olumsuz etkilerini çoğu zaman kendimiz çözemeyiz. Bu sebeple, alanında profesyonel uzmanlardan destek almak faydalı olabilir. Kliniğimiz Altuğ Psikoloji ve Danışmanlık Merkezi'nde uzmanlarımızla görüşüp bu konuda farkındalığınızı arttırabilirsiniz. Daha fazla bilgi almak için internet sitemizdeki iletişim numarasını ziyaret etmeyi unutmayın!
Psikoloji Öğrencisi
Nisa Özaltun
Kaynakça
Clark A. J., (1991). The identification and madification of defense mechanisms in counseling. Journal of Counseling and Development, 69, 231-236.
Comments